Küçük Prens ve Telif Hakları

Bir çocuğun gözünden büyüklerin dünyasını anlattığı Küçük Prens yine çok konuşulmakta. Avukat Kadir Kurtuluş konuyu Fikri Mülkiyet Hukuku esasınca şu şekilde değerlendirdi.

Aslında birer “çocuk” kitabı olarak yazılmış olsalar da “Alice Harikalar Diyarında”, “Sineklerin Tanrısı” ve nihayet “Küçük Prens”, “yaşsız” insanlara hitap eden ve pek çok felsefi sorunun irdelenmesinde referans olarak alınan eserler haline gelmişlerdir. Bu eserler arasında son zamanlarda gündemi tamamen meşgul eden eser ise elbette ki “Küçük Prens”tir. Bunun ardında ise eserin Fransız yazarı Antoine de Saint-Exupéry’nin ölümünün üzerinden yetmiş yıl geçmesi yatmaktadır.
Bilindiği gibi, bir eser üzerinde sahip olunan telif hakkı koruması eser sahibi yaşadığı sürece bakidir. Eser sahibinin ölmesi ile bu koruma devam eder ve ölüm tarihinden başlamak üzere yetmiş yıl boyunca yaşar. Bir başka anlatımla, bir eserin sahibinin ölüm tarihinden başlamak üzere yetmiş geçtikten sonra o eser üzerindeki telif hakkı koruma kalkanı kalkar ve eser kamunun mali haline gelir. Buraya kadar ifade ettiğimiz söz konusu bu koruma şekli, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 27.maddesinde düzenlenirken söz konusu sürenin nasıl hesaplanacağı aynı kanunun 26.maddesinde hükme bağlanmıştır. Buna göre, eser sahibinin ölümünden itibaren başlayan sürelerin hesabında, eser sahibinin öldüğü seneyi takip eden yılın ilk günü başlangıç tarihi sayılır ve bu tarihten itibaren yetmiş yıl geçmesi ile telif hakkı koruması sona erer.
Hemen yapılacak basit bir hesaplama ile 31 Temmuz 1944 yılında vefat eden Antoine de Saint-Exupéry’nin ölümünü takip eden 1 Ocak 1945 tarihinden başlamak üzere 1 Ocak 2015 yılına kadar “Küçük Prens” telif hakkı sahibi olmayan kişilerce yayımlanamazdı. Bu tarihten sonra ise dileyen herkes telif hakkı izni almaksızın eseri yayımlayabilme hakkına sahip hale gelmiştir.
Burada, önemle belirtmek gerekir ki söz konusu kullanım serbestisi eserin Fransızca aslından doğrudan yararlanmak şeklinde anlaşılmalıdır. Bir başka anlatımla eserin türevleri üzerinde sahip olunan telif haklarının korunması hususu yukarıda değindiğimiz hukuksal yararlanma halinin elbette ki dışındadır.
Telif hakkı korumasından sıyrılarak tüm insanlığın ortak malı haline gelmiş olan “Küçük Prens” nesilden nesile aktarılırken pek çok farklı okumanın da konusu olacaktır. Bu okumalar soncunda tekrar tekrar yazılacak olan eserin, her nesilde farklı tartışmalar odağında yeniden anlamlandırılacağı ise şüphesizdir.

Yazar : Avukat Kadir Kurtuluş

KAYNAK : HABERLER.COM